Sağlık

Karaciğer Tümörü Sinsice Gelişiyor!

Vücudumuzun en değerli organlarından biri olan karaciğer, yediğimiz gıdaların vücutta kullanılabilir hale getirilmesinden enerji üretimine, pıhtılaşma faktörleri gibi hayati önem taşıyan proteinlerin sentezinden toksik elementlerin vücuttan atılmasına kadar birçok hayati görevi üstlenir. vücut. Özetle karaciğer vücudumuz için vazgeçilmez organların ortasında yer alır. Bu nedenle karaciğer sağlığını bozan hastalıklar büyük risk oluşturmaktadır. Bu hastalıkların başında karaciğerde oluşan ‘iyi’ ve ‘kötü’ iyi huylu tümörler gelmektedir. Günümüzde obezite, alkolsüz yağlı karaciğer ve aşırı alkol kullanımındaki artışa paralel olarak kötü huylu karaciğer tümörlerinin görülme sıklığı yıldan yıla artmaya devam etmektedir. Öyle ki dünyada her yıl yaklaşık 800 bin kişiye karaciğer kanseri teşhisi konuyor.

Acıbadem Ataşehir Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mert Erkan,  iyi ve   Kötü huylu karaciğer tümörlerinde erken teşhisin son derece değerli olduğuna işaret ederek, “Erken teşhis, kalıcı tedavi şansının yakalanması açısından en değerli faktördür. Ayrıca yeterli ve kötü huylu karaciğer tümörlerinin tam donanımlı ekiplere sahip ve multidisipliner yaklaşımı benimsemiş referans merkezlerinde tedavi edilmesi büyük önem taşımaktadır. Günümüzde karaciğerin primer tümörleri yani kendi dokusundan kaynaklanan tümörler veya kalın bağırsak gibi diğer organlarda gelişen tümörlerin karaciğer metastazları erken teşhis ve multidisipliner yaklaşımlar sayesinde sıklıkla kalıcı olarak tedavi edilebilmektedir.” diyor.

 

Karaciğer yağlanmasına ve siroza dikkat!

Karaciğerin kendi dokusundan kaynaklanan tümörlere neden olan en önemli iki faktör, karaciğer dokusunun yağ veya bağ dokusu ile yer değiştirmesi sonucu gelişen steatohepatit ve siroz adı verilen kronik fibroinflamatuar hastalıklardır. Karaciğer dokusunun yağ dokusuyla yer değiştirmesine steatohepatit, bağ dokusunun karaciğer dokusuyla yer değiştirmesine siroz denir. Her iki durumda da kronik bir enflamasyon süreci vardır ve karaciğer hücreleri normal fonksiyonlarını sürdürebilmek için sürekli olarak kendilerini yenilemeye çalışırlar. prof. Mert Erkan, bu yenilenme çabasının kontrolden çıkmasıyla kötü huylu tümör gelişiminin başladığını vurgulayarak, “Karaciğer yağlanmasını artıran en değerli faktör obezite, sirozu artıran en değerli faktör ise viral hepatit ve alkoldür. Aslında karaciğer kanseri riski yüksek, sağlıklı bir yaşam tarzı ve tedbirli tedavilerle büyük ölçüde azaltılabilir” diyor.

 

Erken dönemde belirti göstermez

Karaciğer tümörlerinin çoğu zaman özgün bir bulgusu yoktur. Ayrıca karaciğerdeki tümörler erken evrelerde pek belirti vermezler. Bu nedenle iyi huylu tümörler genellikle kontrollerde veya safra taşı tetkiklerinde tesadüfen saptanır. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mert Erkan,   Karaciğerdeki tümörlerin büyük boyutlara geldiklerinde çevre organlara yaptıkları baskı sonucu nadiren fark edildiklerine dikkati çekerek, şöyle devam ediyor: “Bu baskı bazen derin nefes alamama, yemek yiyememe veya karın şişkinliği şeklinde kendini gösteriyor. . Karaciğerin kendi dokusundan kaynaklanan tümörler sıklıkla siroz veya steatohepatit gibi kronik karaciğer hastalığı temelinde gelişir. Bu nedenle kronik karaciğer hastalığına bağlı sarılık, karında asit adı verilen sıvının birikmesi veya özellikle yemek borusunun mide ile birleştiği yerde gelişen varisler ve bunların kanaması gibi tümörün kendisi kadar belirtiler de görülebilir.

 

Büyük gelişme: İki adımlı işlem!

Günümüzde karaciğer tümörlerinin tedavisi multidisipliner bir yaklaşımla yürütülmektedir. Tümör karaciğerle sınırlıysa ve ameliyat sonrası hastada yeterli karaciğer dokusu kalmışsa cerrahi olarak çıkarılmaya çalışılır. Büyük bir karaciğer ameliyatından sonra geride kalacak dokunun hastaya yetmeme riski varsa iki aşamalı karaciğer ameliyatı veya girişimsel radyoloji tekniği uygulanır. Bu tekniklerle yapılan embolizasyonlar ile karaciğerin geride kalacak kısmının büyütülmesi mümkündür. ALPPS (iki aşamalı karaciğer ameliyatı) adı verilen cerrahi bir teknikle karaciğerin geride bırakılması planlanan kısmı 2-3 hafta gibi kısa bir sürede yaklaşık yüzde 100 oranında büyütülebilmektedir. Bu değerli gelişme sayesinde geride yetersiz doku kalacağı için ameliyat şansını kaybeden hastalar, iki aşamalı ameliyatlar sayesinde sağlıklarına kavuşabiliyor.

 

Tedaviden etkili sonuçlar alınır

Karaciğerin kendi dokusundan kaynaklanan kötü huylu tümörlerde eğer hastalık siroz temelinde gelişmişse cerrahi teknik zorlaşır. Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mert Erkan,   Bu tablolarda karaciğer nakli ile aynı anda tümör ve siroz için test üretilebildiğine dikkat çeken, “Ancak karaciğer nakli, nakil sonrası organ reddini önlemek için kullanılması gereken ilaçlar nedeniyle bu tabloda çok sık tercih edilmiyor. ve bu bağışıklık sistemini baskılar. Ancak kemoterapi ve radyoterapi yöntemlerinin gelişmesiyle birlikte karaciğer nakli kanser tedavisinde giderek daha cesur bir şekilde kullanılmaktadır. Cerrahi yöntem dışında bir diğer lokal tedavi seçeneği olan termal ablasyon işleminde de oldukça başarılı sonuçlar alınmaktadır. Girişimsel radyolojik olarak anjiyografi kontrolünde hepatik arterlere girilerek yüksek doz kemoterapi veya radyoterapi uygulanabilir. Diğer tümörlerde olduğu gibi karaciğerde kemoterapi ve akıllı ilaçlarla sistemik tedaviler ve stereotaktik radyoterapi etkili seçenekler arasındadır.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu